Змея укусила меня за ногу. (Yılan ayağımı ısırdı.)
Он нашел змею в лесу. (O ormanda bir yılan buldu.)
Мы боимся змеи. (Biz yılandan korkuyoruz.)
Змея ползет по земле. (Yılan yerde sürünüyor.)
Дети играли со змеей. (Çocuklar yılanla oynuyordu.)
Змея, которую я видел, была очень большой. (Gördüğüm yılan çok büyüktü.)
Змея была замаскирована под листьями. (Yılan yaprakların altında kamufle olmuştu.)
Он изучает поведение змей. (O yılanların davranışlarını inceliyor.)
В зоопарке показывают редкую змею. (Hayvanat bahçesinde nadir bir yılan sergileniyor.)
Змеи могут быть опасными, если их потревожить. (Yılanlar rahatsız edilirse tehlikeli olabilir.)