Его смех заразителен. (Onun kahkahası bulaşıcıdır.)
Она засмеялась, когда увидела его. (O onu görünce güldü.)
Смех - это лучшее лекарство. (Kahkaha en iyi ilaçtır.)
Я люблю слушать его смех. (Onun kahkahasını dinlemeyi seviyorum.)
Смех детей наполнил комнату. (Çocukların kahkahası odayı doldurdu.)
Его смех отражал его истинные чувства. (Onun kahkahası gerçek duygularını yansıtıyordu.)
Смех, который я услышал, был полон радости. (Duyduğum kahkaha sevinç doluydu.)
Смех и слёзы часто идут рука об руку. (Kahkaha ve gözyaşı sık sık el ele gider.)
Он пытался скрыть свой смех, но не смог. (O kahkahasını saklamaya çalıştı ama başaramadı.)
Её смех был как мелодия, которая успокаивала мою душу. (Onun kahkahası, ruhumu yatıştıran bir melodi gibiydi.)